Sitenin sağında bir giydirme reklam

Avrupa Komünist Hareketi’nden göçmen sorunu üzerine konferans

Dünya 21.10.2024 - 08:45, Güncelleme: 21.10.2024 - 20:45 38833+ kez okundu.
 

Avrupa Komünist Hareketi’nden göçmen sorunu üzerine konferans

Avrupa Komünist Hareketi (AKH) tarafından dün düzenlenen telekonferansın gündemi geçtiğimiz Mayıs ayında kabul edilen Avrupa Birliği Göç ve İltica Paktı’nın getireceği yeni koşullara karşı komünistlerin tutumu oldu.
Konferansa Türkiye Komünist Partisi’nin yanı sıra Hareket’te yer alan Avusturya Emek Partisi, Finlandiya Komünist İşçi Partisi, İrlanda İşçi Partisi, Yunanistan Komünist Partisi, İrlanda İşçi Partisi, Komünist Cephe - İtalya, Yeni Hollanda Komünist Partisi, İspanya İşçileri Komünist Partisi, İsveç Komünist Partisi, İsviçre Komünist Partisi ve Ukrayna Komünistleri Birliği katıldı. Konferansa katılan partiler, göçmen sorununun emperyalizmin dünya çapında neden olduğu kitlesel göçün çözümünün emperyalist politikalara karşı kararlı bir mücadeleden geçtiği, sorunun kalıcı çözümünün sosyalist düzende olacağı konusunda ortak görüş oluşturdular. Göçmen sorununun Avrupa’daki faşist partilerin güçlenmesine neden olduğu da üzerinde durulan bir başka noktaydı.   'Komünistlere düşen, sorunu inkar etmek değil' Türkiye Komünist Partisi’nin konferansta yaptığı sunumda başta göçmen konusunda AB ile Türkiye arasında yapılan anlaşma ve mutabakatların dayattığı çerçevenin AB Göç ve İltica Paktı ile daha da pekiştirileceği ve bu anlaşmaların yırtılıp atılması gerektiği belirtildi.   “Türkiye’de bir göçmen sorunu var. Komünistlere düşen bu sorunu inkar etmek ve meseleye yalnızca tek boyutlu olarak göçmen hakları perspektifinden yaklaşmak değil, sorunun sınıfsal kökenlerinin ve emperyalist aktörlerinin rolünün anlaşılmasını sağlamak” denilen açıklamada aynı zamanda tarih boyunca faşist hareketlerin gerçek sorunların yol açtığı tepkilere yaslanarak yükselişe geçtiği hatırlatıldı ve ırkçılığa karşı mücadele vurgusu yapıldı. Türkiye’deki göçmen işçilerin ülkemizdeki işçi sınıfının parçası haline geldikleri ve onların da işçi sınıfının partisine örgütlenmeleri gerektiği vurgulanan sunumda, ırkçı ve faşist partiler dahil göçmen sorununu istismar eden düzen güçlerine karşı mücadele edilmesi gerektiğinin altı çizildi.   TKP’nin Eylül ayında gerçekleştirdiği 14. Kongresinde de karar altına aldığı gibi Avrupa Birliği ile imzalanan Geri Kabul Anlaşması’nın feshedilmesi talebini dile getirmeye devam edeceği, Avrupa Birliği ile bu kapsamda bir kez daha yoğunlaşan görüşme ve pazarlıkların teşhiri ve sonlandırılması için çaba harcayacağı hatırlatıldı.   Avrupa Birliği’nin kabul ettiği Göç ve İltica Paktı, birlik tarafından büyük bir reform ve ilerleme olarak tanımlanıyor. Oysa pakt, bekleneceği üzere, bu emperyalist ittifakın mültecilerin haklarını ihlal etmesine zemin hazırlıyor. Aynı zamanda bugün zorunlu göçün en büyük sorumlusu olan emperyalist politikaların sonuçlarından emperyalist ülkeleri korumayı amaçlıyor.   Erdoğan ile Scholz'un görüşmesi Son günlerde İtalya’nın faşist başbakanı Meloni’nin İtalya’daki erkek mültecilerin Arnavutluk’a gönderilmeye başladığını açıklamasıyla gündeme gelen Pakt kabul edildiğinden bu yana iltica başvuruları ve sınır dışı işlemleri hızlandı. Göç sorununun yönetiminde Pakt’ın öne sürdüğü çerçeve kapsamında Türkiye’nin de Avrupa Birliği ülkelerini göçmen akınından korumak için para karşılığında daha fazla göçmene ev sahipliği yapması gündemde. Geçtiğimiz gün Türkiye’ye ziyarette bulunan Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un gündeme getirdiği konuların başında göç meselesi geliyordu. Scholz basın toplantısında “Bu konuda maddi yardım da veriliyor. Göç konusundaki işbirliği için teşekkür ediyorum” ifadesini kullanmıştı. Erdoğan ile Scholz arasındaki görüşmelerin bu konuda ne getireceği önümüzdeki günlerde açıklığa kavuşacak.
Avrupa Komünist Hareketi (AKH) tarafından dün düzenlenen telekonferansın gündemi geçtiğimiz Mayıs ayında kabul edilen Avrupa Birliği Göç ve İltica Paktı’nın getireceği yeni koşullara karşı komünistlerin tutumu oldu.

Konferansa Türkiye Komünist Partisi’nin yanı sıra Hareket’te yer alan Avusturya Emek Partisi, Finlandiya Komünist İşçi Partisi, İrlanda İşçi Partisi, Yunanistan Komünist Partisi, İrlanda İşçi Partisi, Komünist Cephe - İtalya, Yeni Hollanda Komünist Partisi, İspanya İşçileri Komünist Partisi, İsveç Komünist Partisi, İsviçre Komünist Partisi ve Ukrayna Komünistleri Birliği katıldı.

Konferansa katılan partiler, göçmen sorununun emperyalizmin dünya çapında neden olduğu kitlesel göçün çözümünün emperyalist politikalara karşı kararlı bir mücadeleden geçtiği, sorunun kalıcı çözümünün sosyalist düzende olacağı konusunda ortak görüş oluşturdular. Göçmen sorununun Avrupa’daki faşist partilerin güçlenmesine neden olduğu da üzerinde durulan bir başka noktaydı.

 

'Komünistlere düşen, sorunu inkar etmek değil'

Türkiye Komünist Partisi’nin konferansta yaptığı sunumda başta göçmen konusunda AB ile Türkiye arasında yapılan anlaşma ve mutabakatların dayattığı çerçevenin AB Göç ve İltica Paktı ile daha da pekiştirileceği ve bu anlaşmaların yırtılıp atılması gerektiği belirtildi.

 

“Türkiye’de bir göçmen sorunu var. Komünistlere düşen bu sorunu inkar etmek ve meseleye yalnızca tek boyutlu olarak göçmen hakları perspektifinden yaklaşmak değil, sorunun sınıfsal kökenlerinin ve emperyalist aktörlerinin rolünün anlaşılmasını sağlamak” denilen açıklamada aynı zamanda tarih boyunca faşist hareketlerin gerçek sorunların yol açtığı tepkilere yaslanarak yükselişe geçtiği hatırlatıldı ve ırkçılığa karşı mücadele vurgusu yapıldı. Türkiye’deki göçmen işçilerin ülkemizdeki işçi sınıfının parçası haline geldikleri ve onların da işçi sınıfının partisine örgütlenmeleri gerektiği vurgulanan sunumda, ırkçı ve faşist partiler dahil göçmen sorununu istismar eden düzen güçlerine karşı mücadele edilmesi gerektiğinin altı çizildi.

 

TKP’nin Eylül ayında gerçekleştirdiği 14. Kongresinde de karar altına aldığı gibi Avrupa Birliği ile imzalanan Geri Kabul Anlaşması’nın feshedilmesi talebini dile getirmeye devam edeceği, Avrupa Birliği ile bu kapsamda bir kez daha yoğunlaşan görüşme ve pazarlıkların teşhiri ve sonlandırılması için çaba harcayacağı hatırlatıldı.

 

Avrupa Birliği’nin kabul ettiği Göç ve İltica Paktı, birlik tarafından büyük bir reform ve ilerleme olarak tanımlanıyor. Oysa pakt, bekleneceği üzere, bu emperyalist ittifakın mültecilerin haklarını ihlal etmesine zemin hazırlıyor. Aynı zamanda bugün zorunlu göçün en büyük sorumlusu olan emperyalist politikaların sonuçlarından emperyalist ülkeleri korumayı amaçlıyor.

 

Erdoğan ile Scholz'un görüşmesi

Son günlerde İtalya’nın faşist başbakanı Meloni’nin İtalya’daki erkek mültecilerin Arnavutluk’a gönderilmeye başladığını açıklamasıyla gündeme gelen Pakt kabul edildiğinden bu yana iltica başvuruları ve sınır dışı işlemleri hızlandı. Göç sorununun yönetiminde Pakt’ın öne sürdüğü çerçeve kapsamında Türkiye’nin de Avrupa Birliği ülkelerini göçmen akınından korumak için para karşılığında daha fazla göçmene ev sahipliği yapması gündemde. Geçtiğimiz gün Türkiye’ye ziyarette bulunan Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un gündeme getirdiği konuların başında göç meselesi geliyordu. Scholz basın toplantısında “Bu konuda maddi yardım da veriliyor. Göç konusundaki işbirliği için teşekkür ediyorum” ifadesini kullanmıştı. Erdoğan ile Scholz arasındaki görüşmelerin bu konuda ne getireceği önümüzdeki günlerde açıklığa kavuşacak.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetehalkim.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.