Deniz Gezmiş anmasında AKP provokasyonu

6 Mayıs 1972'de idam edilen Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan için Çanakkale'de anma yürüyüşü düzenlendi.

Emek Partisi öncülüğünde Çanakkale Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından idamlarının 51. yıldönünde Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ı anma yürüyüşü düzenlendi. Golf aile çay bahçesi önünde toplanan Çanakkale Emek ve Demokrasi güçleri, iskele meydanına doğru yürüyüşe başladı. Kordonda bir süredir seçim çalışması yapan AKP’ye ait çadırın olduğu bölgeden geçerken, AKP’li grup yüksek sesle Recep Tayyip Erdoğan şarkısını açtı. AKP’li grup rabia işeriti yaparak “Recep Tayyip Erdoğan” şeklinde slogan attı. Bunun üzerine anmaya katılan grup; “Faşizma karşı omuz omuza ve AKP halk’a hesap verecek” şeklinde slogan ataraf karşılık verdi. Kitlenin yürüyüş güzergahında bulunan  Adalet ve Kalkınma Partisine ait seçim çadırına yaklaştığı sırada kimliği belirlenemeyen bir provakatör AKP’li grubun yanına giderek toplanmalarını istedi. Bu sırada durdurulan müzik yayını yeniden daha yüksek ses ile açıldı. Provokatörün işaretle yönlendirmesi üzerine AKP’li grup “Recep Tayyip Erdoğan” şeklinde sloğan atmaya başladı. Kolluk kuvetlerinin araya girmesi ile gerginliğin büyümesinin önüne geçildi. AKP provasyonu altında geçen yürüyüşün ardından iskele meydında Emek Partisi Çanakkale İl Başkanı Muzaffer Dağtekin, Emek ve Demokrasi Güçleri adına  basın açıklaması yaptı.  Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan şahsında devrim ve mücadele yolunda yaşamını yaşamını yirenlere sayğı duruşunun ardından yapılan basın açıklamasında, 6 Mayıs’ın; bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm müzdelesini sürdürmenin sözü olduğunu ifade eden Emek Partisi Çanakkale İl Başkanı Muzaffer Dağtekin, 6 mayıs’ı unutmadıklarını ve unutmayacaklarını bildirerek, idamların üzerinden yarım asır geçmiş olmasına rağmen unutulmadığını söyledi. Dağtekin; Denizlerin yoldaşları, mücadele arkadaşları, yaşamı üreten işçiler, emekçilerin, Denizlerin mücadale ve kararlılığını miras edinen gençler. 1972 yılının 6 Mayıs’ında idam edilen üç devrimci genci, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı anmak için bir aradayız. Bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm için mücadele eden halkın bu üç yiğit evladı, idamlarından yarım asır sonra bugün yurdun dört bir yanında binlerin, onbinlerin katıldığı etkinliklerle anılıyor. İdam sehpasındaki sözleri meydanlarda, fabrikalarda, amfilerde, tarlalarda, okullarda yankılanıyor. Çünkü eşit, özgür bir gelecek ve sınıfsız sömürüsüz bir dünya özlemi ve mücadelesi bugün hala canlı ve güncel. Türk ve Kürt halklarının kardeşliği, tam bağımsız ve gerçekten demokratik bir Türkiye ve sosyalizm mücadelesinin simgesi olan bu devrimci gençlerin/önderlerimizin isimleri nesillerdir doğan çocuklara birr onu nişanesi oldu. Ama daha önemlisi, Denizlerin mücadale bayrağı, eşit, özgür, sınıfsız-sömürüsüz bir dünya için kavgayı büyütenlerinellerinde dalgalanmaya ve yol göstermeye devam ediyor. Halk’a bağlılık, davaya adanmışlık gibi devrimci özelliklerini kişikliklerinde cisimleştiren bu üç devrimci genç, işçi sınıfının ve halkın belleğine kazındılar, o bellekte sökülmez bir yer edindiler. Bugün üç fidanımızla birlikte halkın belleğinde yer edinen başta Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya, Sinan Cemgil ve Ulaş Bardakçı olmak üzere katledilen tüm devrimcileri de saygıyla anıyoruz. Onlar bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da devim ve sosyalizim mücadelesinin, devrimci dayanışmanın birer esin kaynağı, yol göstericisi olarak kavgamızda yaşayacaklar. Bugün aynı zamanda depremin üçüncü ayındayız. İktidarın kar ve rant düzeni, alınmayan önlemler, arpalık haline getirilen kurumlar nedeniyle felekate dönüşen depremde resmi verilere göre 50 binden fazla yurttaşımızı kaybettik. Milyonlarca yurttaşımız kaderiyle başbaşa bırakıldı. Onbinlercesi yerinden yurdundan oldu, göç etti. Hesabını hesabını sormadığımızda yurdun dört bir yanında yıkımlar olmaya devam edecek. Depremi ve deprem de halklarımıza yaşatılanları da unutmayacağız. Geldiğimiz noktada yaşamak için dayanışmamızı ve örgütlenmemizi güçlendirmek zorundayız. Bugünün Türkiye’sinde emekçiler açlık ve yoksullukla boğuşuyor. Gençler işsizliğe, geleceksizliğe mahkum edilmiş durumda. Bugün emperyalizm tüm gerici değerleri göreve çağırırken, bizler dünyanın işçileri, emekçileri ve ezilen halkları olarak tüm devrimci değerleri yeniden kuşanmak zorundayız. Devrimci rarihimizin kilometre taşlarından olan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan bu devrimci mücadelede her daim bizlere güç verecektir.bizler Denzlerden bugüne mücadele bayrağını yere bırakmadık ve bundan sonra da kararlılıkla taşımaya devam edeceğiz.işyerlerinde, okullarda, sokaklarda örgütlenmeyi mücadeleyi sürdüreceğiz. Ülkede ki tüm yabancı askeri üsler dağıtılana, gizli/açık ülkeyibağımlı hale getiren tüm ekonomik ve siyasi anlaşmalar iptal edilene, savaş örgütü NATO’dan çıkılana, hak ve özgrlüklerimizi kazanana kadar bu mücadele devam edecek. Eşit ve özgürbir ülkeyi mutlaka kazanacağız.